Pürüzsüz veya sert bir zeminde değil de kum veya buz üzerinde yürümek neden zordur?

Pürüzsüz veya sert bir zeminde değil de kum veya buz üzerinde yürümek neden zordur?

Pürüzsüz veya sert bir zeminde değil de kum veya buz üzerinde yürümek neden zordur?

İlerlemek isteyen herhangi bir şey, bir şeyi geriye doğru itmelidir. Karşı koyacak bir şey yoksa hareket edemeyiz. Bisiklete bindiğimizde, yürüdüğümüzde, bir motorlu arabaya, otobüse veya bir trene bindiğimizde, tüm Dünyayı geriye doğru itiyoruz! Pervaneli bir uçakla uçtuğumuzda, bunu büyük hava kütlelerini geriye doğru iterek yaparız. Bir jet uçağında, yakıtın yanmasıyla oluşan gazlar büyük bir hızla geriye doğru atılarak ileri itme sağlar. Benzer şekilde roketler, roket yakıtının yanmasıyla ortaya çıkan gazları aşağı doğru iterek yukarı hareket eder.

Kumda yürümek neden zordur?

Yüzey pürüzlüyse, yürürken Dünya’yı geri itmek kolaydır. Kaygan ise, geriye doğru itmeye yönelik herhangi bir çaba itmeye değil kaymaya neden olur ve ileriye doğru hareket oluşmaz. Kumda bir miktar hareket vardır çünkü kum sürtünme yoluyla Dünya’ya tutunur; Kumun itilmesi, yüksek hızda geri atılabilseydi oldukça verimli olabilirdi, ancak ayaklarımızı bunu yapacak kadar hızlı hareket ettiremeyiz. Ayağımızın yüzey alanının çok daha büyük olması, büyük kum kütlelerine karşı itmemizi sağlasa da yardımcı olur.

Yürümek, günlük yaşamımızın temel aktivitelerinden biridir ve genellikle pürüzsüz yüzeylerde düşünülür. Ancak, kum veya buz gibi pürüzlü veya kaygan zeminlerde yürümek, beklediğimizden daha fazla enerji ve dikkat gerektirir. Bu fenomeni anlamak için, fiziksel ve matematiksel bir bakış açısına ihtiyacımız var.

İlk olarak, hareketin temel prensiplerine göz atalım. İlerlemek isteyen herhangi bir şey, bir zemine itme kuvveti uygulamalıdır. Bu, bir bisikletin tekerleği ile zemini itmesi veya bir insanın ayaklarıyla yürüdüğü yoldur. Ancak, bu itme kuvveti, karşı koyacak bir şey olmadığında gerçekleşir. Örneğin, pürüzsüz bir yolda yürürken, ayaklarımız zeminle temas ederken bir itme kuvveti oluşturur ve bu, bizi ileri doğru itmeye yardımcı olur.

Ancak durum, pürüzlü veya kaygan bir zeminde farklıdır. Kum veya buz tanecikleri, yüzeye sürtünme yoluyla yapışır. Bu, hareket etmeye çalıştığınızda, ayaklarınızın zemine sürtünme yapması ve geriye doğru kayması anlamına gelir. Bu durumda, geriye doğru bir itme kuvveti oluşmaz ve ileri hareket etmek zorlaşır.

Kumun özellikle zor bir yüzey olmasının nedeni, taneciklerin arasındaki sürtünme kuvvetinin yeterli olmamasıdır. Ayaklarımızın temas ettiği her kum taneciği, sürtünme ile tutunur, ancak bu sürtünme kuvveti, kaymayı engellemek için yeterli değildir. Sonuç olarak, her adım atışımızda enerji kaybederiz.

Matematiksel olarak düşünelim. Ayak tabanının yüzey alanı, bir kum taneciğinin temas alanından çok daha büyük olduğundan, her bir kum taneciği üzerinde uygulanan kuvvetin sonucunda, enerji verimliliği azalır.

Ayrıca, hız faktörünü de göz önünde bulundurmamız gerekir. Ayaklarımızı yeterince hızlı itmek, kumu geriye doğru itmeye yardımcı olabilir. Ancak, insan fizyolojisinin sınırları düşünüldüğünde, bu hızı sağlamak zordur.

Buz, biraz farklı bir senaryo sunar. Buz, doğası gereği kaygandır ve sürtünme kuvveti oldukça düşüktür. Bu nedenle, buzda yürürken, ayaklarımızın temas ettiği yüzeyde çok az sürtünme kuvveti oluşur. Bu da, geriye doğru itme kuvvetinin oluşmamasına ve yürümenin zorlaşmasına neden olur.

Sonuç olarak, kum veya buz üzerinde yürümek, fiziksel prensiplerle açıklanabilir. Sürtünme kuvvetinin yetersiz olduğu bu pürüzlü veya kaygan yüzeylerde, enerji verimliliği azalır ve yürüme zorlaşır. Bu fenomen, doğanın bize sunduğu ilginç bir fiziksel meydan okumadır.

Kumda yürümek hakkında ilginç bilgiler

Bu kısa video’yu izleyerek büyük kumda yürümek hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.

Facebook ve Twitter adreslerimizden bizi takip etmeyi unutmayın.

Bu konu ile alakalı soru sormak için hemen tıkla

yorumlarınız Disqus tarafından saklanır.